

Türkiye'de Su Ürünleri Yetiştiriciliği
13 Aralık 2020, Pazar 22:11
Başlığın bu kadar genel olması sizi korkutmasın. Sizlere yıldızı parlayan bir sektörün nerden nereye geldiğini özetlemeye çalışacağım.
Karasal kökenli hayvansal proteinlere doğrudan veya ekonomik erişebilirliliğin azalması, içerdiği besin maddelerinin insan sağlığına olan katkılarının günbegün ortaya çıkması ve tüketicinin bilinçlenmesi de eklenince su ürünlerine olan önem ve talep gittikçe artmaktadır. Ancak denizlerde ve iç sulardaki doğal su ürünleri popülasyonlarının sınırlı olması bu talebi karşılanmasında ne kadar süreklilik sağlar tartışılır? Tartışılır diyorum çünkü günümüzde hala su ürünleri yetiştiriciliğine ön yargıyla bakan taraflı insanların olması beni oldukça şaşırtıyor.
Dünyada milattan önce 2000-1000 yıllarında dayanmakta olup, yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahip olan su ürünleri yetiştiriciliğin ilk Çin’de başladığı, Romalıların ise sahillerdeki havuzlarda farklı balık türlerini, kale ve manastırların hendeklerine sazan stoklandığı rivayet ediliyor. Bence bu olay dünya tarihinde gıdaya sınırlı ulaşan insanların sakla samanı gelir zamanı/ ne ekersen onu biçersin mantığıyla ortaya çıktı. Sonuçta biriktirmek, saklamak doğamızda var. Lafügüzaf bir yana Dünyadaki su ürünleri yetiştiriciliği çalışmaları birkaç cümle ile böyleyken peki ülkemizde bu durum nasıl başladı?
1970’li yıllarda iç su kaynaklarımız üzerine kurulan kara tesislerinde sazan ve alabalık üretimi ile başlayan su ürünleri yetiştiriciliği 1980’li yılların ortalarından itibaren Ege Denizi’nde çipura ve levreğin ağ kafeslerde üretilmesiyle ticari bir boyut kazanmış. Ağ kafeslerin 1990’lı yıllarda göl ve barajlarda kullanılmaya başlanılması ve 2004 yılında yürürlüğe giren yasal düzenlemeler ile su ürünleri üretimine uygun olan göl ve barajlarda potansiyel yetiştiricilik alanlarının belirlenmesi ile iç su balıkları yetiştiriciliğinde önemli gelişmeler yaşanmıştır. 2003 yılından itibaren su ürünleri yetiştiriciliğinin mali destekleme programları kapsamına alınması, girdi maliyetlerini düşürmüş, su ürünleri yetiştiricilik sektörü kayıt altına alınmış ve pazarda rekabet gücünü artırmak amacıyla da sektöre güç katmıştır. Tabi bu sürece nitelikli insan gücü (Yaşasın Su Ürünleri Mühendisleri!) ve teknolojik gelişmelerinde etkisinin olduğunu söyleyelim. Bu arada Su Ürünleri Kanunu, Avrupa Birliğine uyum şartları gibi yasal mevzuatlar devreye girerek sektör faaliyetleri organize yürütülmesi zorunluluk olmuş. Sektörün organize çalışmaları su ürünleri fakültelerin bilimsel aktiviteleri ile birleşince gıda sektörü içinde yıldızı parlamış. Düşünsenize, nasıl bir parlamaysa Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) verilerine göre, Dünya’da su ürünleri yetiştiriciliğinde en hızlı büyüyen üçüncü ülke olarak kayıtlara geçmiş (1).
Şimdi durum nasıl?
Gerek deniz, gerekse iç sularda olmak üzere yılda 522.772 tonluk üretim gücüne sahip 2127 adet su ürünleri yetiştiricilik tesisimiz var. Uzun uzun anlatmak yerine şunu söyleyeyim 2019 yılı istatistiklerine yansıyan 373.356 ton balık yetiştiriyoruz (2). Levrek ve çipura yetiştiriciliği ile dünyaya meydan okuyor, porsiyonluk gökkuşağı alabalığı ya da şimdilerde çok popüler namıdeğer “ Türk somonu’nu” Karadeniz’de üreterek Uzak Doğu piyasasında “Atlantik somonu”na kafa tutuyoruz. Sofralarınızı süsleyen “ton balığı”nı Ege’de besiye çekiyor ve dünyaya satıyoruz. Kapasitelerinin bir kısmını alternatif kültür balıkçılığına ayıran kuluçkahanelerde, farklı balık türlerini yetiştirmeye çalışıyor, gerek ürün çeşitliliğine katkı sağlıyoruz. Bakanlığımızın araştırma merkezlerinde, kalkan balığı, sazan gibi balıkları üreterek doğal stokların sürdürülebilirliğine ve korunmasına destek oluyoruz. Sektörel çalışmalar bir yana insanlara sağlıklı hayvansal protein sağlamaya çalışıyor, ürünlerimizi siz sofranıza kabul edin diye çeşitli işleme teknolojileriyle değerlendirerek sevdirmeye çalışıyoruz.
Biz kim miyiz?
Biz, su ürünleri yetiştiriciliğinde dünyaya kafa tutan, ülkemizi daha iyi yerlere taşımayı hedeflemiş, nitelikli insan gücünü ve teknolojik gelişmeleri arkamıza almış “Türk Su Ürünleri Yetiştiricileriyiz”
Dr. Dilara KAYA ÖZTÜRK
Sinop Üniversitesi
- FAO, 2017 Food and Agriculture Organization of the United Nations. 2017 FAO Aquaculture Newsletter. April 201. No: 56
- BSGM, 2020. Su Ürünleri istatistikleri. https://www.tarimorman.gov.tr/BSGM



Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.